"CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİ VE YENİ TÜRKİYE" KONULU İL DİVAN KURULU TOPLANTIMIZI GERÇEKLEŞTİRDİK.
22 Mart 2017, Çarşamba

Sağlık-Sen Ankara 2 ve Ankara 6 Nolu Şube Başkanlığı Olarak Düzenlediğimiz İl Divan Kurulu Toplantısını 17-18-19 Mart 2017 Tarihinde Kızılcahamam Çam Otelde Gerçekleştirdik.

Programımıza Memur-Sen Onursal Genel Başkanı, TBMM İdari Amiri ve Ak Parti Ankara Milletvekili Ahmet GÜNDOĞDU, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı , Anayasa Komisyon Başkanı ve İstanbul Milletvekili Prof.Dr. Burhan KUZU, Sağlık-Sen Genel Başkan Vekili Semih DURMUŞ, Sağlık-Sen Genel Başkan Yardımcısı İdris BAYKAN, Kahramankazan Belediye Başkanı Lokman ERTÜRK, Kızılcahamam Belediye Başkanı Muhittin GÜNEY, Değerli Sağlık-Sen Şube Başkanları ve Yönetim Kurulu Üyeleri ,Kurumlarımızın çok değerli idarecileri, Temsilcilerimiz ve misafirlerimizin katılımlarıyla gerçekleşti.

İstiklal marşı , saygı duruşu ve Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı programıza Şube Başkanımız Erdal BOLATÇI katılan misafirlerimize teşekkür ederek şöyle devam etti;

Sizler dava adına memleket adına, vatan adına hiçbir ücret ve menfaat beklemeden hizmet eden sendikamızın ana temelini oluşturan gerçek neferlersiniz.​Sizlerin ülkemizin geleceği için ne kadar değerli insanlar olduğunuzu en yakın yaşadığımız 15 Temmuz darbe kalkışmasında gördüm. Sizler bu ülke için canını seve seve verecek insanlarsınız. O gece Çanakkale ruhunu hepinizde gördüm. O gece çoğu arkadaşlarımız hastanelerde hayat kurtarmaya çalışıyorlardı. Bir çok arkadaşımızla telefonda görüştük., bazıları Kızılay’da bazıları külliyede , bazıları havaalanında. Bizler de ilk dehşet görüntülerini yönetimden bazı arkadaşlarımızla birlikte Emniyet Müdürlüğü’nde gördük. Ortalık tam anlamıyla sürekli savaşın olduğu Ortadoğu ve Suriye gibi idi.  Ambulanslar gelip gidiyordu. Emniyet Müdürlüğü’nün binası çok korkunçtu, şehitlerimiz vardı. F 16 lar skorski helikopterler havada uçuyor ve sürekli bir yerleri bombalıyorlardı. Gençlik caddesinde Kızılay’da araçların ve insanların üzerinden tanklar geçmiş araçlar tost olmuştu. Meclisin önü kan revan içerisindeydi. o gece yaşadıklarım bugün bile hala gözümün önünden gitmiyor. Bizler Osmanlı torunlarıyız. Sultan Alparslan’dan başlayarak, Osman gazilere , fatihlere , yavuzlara, Gazi Mustafa Kemallere uzanan bu büyük mücadele zincirinin halkasında yer alan her bir şehidimiz bize bu toprakları üstün yapan ilahi beratın mühürleridir.Bu ülkenin 80 milyon vatandaşının her bir erkeği ile kadını ile yaşlısıyla hatta çocuğu ile gerektiğinde şehit olmayı şeref olarak gördüğü içindir ki bu topraklar hala vatanımız.

Bu gün Çanakkale şehitlerimizi anma günü. Bu programın böyle önemli bir güne denk gelmesi de bizleri ayrıca onurlandırıyor. 18 Mart 1915 yapılan Çanakkale savaşı ile normalde 2 saat içerisinde işgal edileceği düşünülen bir ülkenin nasıl direndiği ve kanının son damlasına kadar savaşarak nasıl başarıyla çıktığını  ve tarihe Çanakkale geçilmez diye not düşüren emsalsiz bir savaş. Bu savaş sırasında Anadolulun farklı farklı kesimlerinden binlerce kişi bu vatan için savaşmaya gelmiştir. Çünkü bu ülkenin her karış toprağının nasıl değerli olduğunu ve geride bıraktıkları aileleri için bunun ne kadar önemli olduğunu bilmektedir.  Orda şehit olan asker dönmeyi bir an olsun bile düşünmedi. Bu millet bu ruhu 15 Temmuzda da gösterdi. Hiçbirimiz evden çıktığımızda, bu kalkışma bitmeden eve dönmeyi düşünmedik. Kan dökmeyi seven bir millet değiliz ancak söz konusu vatan olursa dünyanın şah damarını keseriz.

Sivil toplum örgütü olarak bizler hem sağlık çalışanlarına, hem de milletimize hizmet için bir araya gelmiş neferleriz. Çalışanlarımızın mağduriyetini çözme noktasında bitmez tükenmez bir gayret içerisindeyiz. Klasik ücret sendikacılığının ötesinde hizmet sendikacılığı adına özgün bir vizyon sergiliyoruz. Sadece çalışanların sorunlarına değil , ülkesinin, bölgesinin ve tüm insanlığın yaşadığı sorunlara duyarlı, çağımız için umut vadeden bir sendikacılığı hep birlikte yürütüyoruz.

İnsanı yaşatmayı ve insanın acısını azaltmayı, insanlığa daha nitelikli bir yaşam sunmayı amaç edinen, bu kutsal saygın ve onurlu mesleği büyük özveriyle yerine getiren, insan yaşamına saygıyı ifade eden hepimizin 14 Mart Tıp Bayramını kutluyorum.

​Değerli Arkadaşlar ;

Sözlerime son verirken 16 Nisan’da ülkemizde gerçekleştirilecek referandum da şehitlerimiz için, şehitlerimizin bizlere bıraktığı  bu vatanın birliği ve beraberliği için, yeniden Osmanlı imparatorluğu gibi dünyanın en güçlü ülkesi olma yolunda ilerleyen güçlü Türkiye için biz de teşkilatımızla birlikte EVET diyoruz.
"​Bizleri kırmayarak bu programa dahil olan bütün arkadaşlarıma, Şahsım ve Yönetim kurulum adına teşekkür ediyorum" diyerek plaket takdiminin ardından TBMM Anayasa Komisyon Başkanı Prof. Dr. Burhan KUZU'nun  Anayasa Komisyonu Sempozyumu ile devam eden program akşam saatlerinde canlı müzik grubunun müzik dinletisi ile son buldu.


 

 

 

 




PAYLAŞ :